SEVGİLİ ÖĞRENCİM AV MESUT SARIOĞLUNUN YAZDIĞI BU GÜZEL YAZIYI SİZLERLE PAYLAŞMAK İSTEDİM ÇÜNKÜ ÜZERİNE ÖLÜ TOPRAĞI SERİLEN BU ŞEHİRDE DEVŞİRME BİR ADAY BULAN HALADA BU KADAR BÜYÜK BAŞARISIZLIKLARINA KARŞIN BAY BAŞKANI HALA MAKAMINDA TUTANLARA İTHAF OLSUN...
ŞİMDİ PATATES ZAMANI
Yakın zamanda yazmıştım.
Hayaldi gerçek oluyor!
Emin bey ve ekibinin hesap bilmez ama iyi derecede
fore kazık bilir yönetim anlayışı yeni bir duvara daha tosladı. Ben
yazmaktan bıktım, Emin bey ve ekibi hata üstüne hata yapmaktan bıkmıyor.
LOGS yani Lüleburgaz Oto Galericileri Sitesi’nde Aziz Nesin
ustayı kıskardıracak bir komedi ortaya çıktı.
Traktörcülerin de içine zorla tıkılmaya çalışıldığı sitede
inşaat son hızla devam ediyor. Fore kazıklar çakıldı, çelik konstrüksüyonlu ve
de depreme fena halde dayanıklı (!) tek katlı binalar yapıldı. Bitti bitecek bir
haldeyiz . Emin bey ve ekibi ilk kez bir işi planlanan zamanda bitirecek gibi
görünüyor. İlerleme var yani! Buna da şükür.
Amma ve lakin amma ve fakat, bu işte de diğer
projelerindeki gibi komik bir hal var.
Traktör satıclarının da zorla tıkılacağı bu sitede, ilginç
bir ölçüm hatası yapılmış.
Traktörlerin boyları 2.80 ama traktörlerin içeri gireceği
binaların kapı ölçüleri 1.90 santimetre.
Bu durumda iki şans var. Ya traktörlerin teker üstündeki
bölümleri traşlanacak ve içeri ittire kaktıra sokulup çıkarılacaklar ya da bizim
traktörcü esnafı sadece küçük bahçe tipi traktör satacak(!)
Yaptıkları her işi çarşafa dolayan arkadaşların, işi bu kadar
komik bir hale sokacakları benim bile aklıma gelmezdi.
İlahi Emin bey beni güldürdünüz, Allah sizi de güldürsün
inşallah!
100 metrekarelik tek katlı binayı, 300 bin liraya satmaya
kalkmanız zaten komik bir durumdu. Bu yaptığınız son “kısa kapı vakası” komedi
pastasının çileği oldu.
Araba esnafımızı taca atmak için giriştiğiniz bu 9 kusurlu
hareketten birinin bedelini ne yazık ki siz ve ekibiniz değil, biz
kasabalılar ödeyeceğiz. 10 milyona (eski parayla trilyon) 32
baraka ( hakkınızı yemeyelim fore kazıklı baraka) yapıp bunu sermayesi 100 bin
lira olan esnafa 300 bin liraya satmaya kalkmanızın hata olduğunu defalarca
yazdım.
Oraları ne yazık ki satamayacaksınız. En azından araba
esnafına satamayacaksınız. Oraya üç yüzbin lira yatıran yatırımcının da ayda en
az 5 bin lira kira isteyeceği ve bu kirayı da arabacı esnafı
veremeyeceği için, üç beş dükkan dışında oranın işlemesi bir kısa yorgan
hayalidir.
Değerli Emin bey ve ekibi ,
Sizler bu kısa yorganla yatıp gördüğünüz
rüyaları kasabaya fore kazıklarla çakmaya devam ettikçe, kasaba hem para hem de
zaman kaybetmeye devam edecek. Halkımız adına ricacı olayım, ne olur bir daha
büyük proje mroje yapmaya kalkmayın.
Olmayınca olmuyor işte. Zorlamanın alemi yok.
Siz sık sık toplantı yapın. Kasaba ile ekonomik ve
görev nedeniyle bağları olanları “fahri hemşeri” ilan edin, marka bulmaya
ilşkin beyin fırtınalarına devam edin, süt’tü et’ti, ilkeli konserdi ortaya
karışık bir şeylere ilişkin görüşmeler yapın, ama sakın iş miş yapmaya
kalkmayın.
Beceremiyorsunuz.
Olan bizim kasabanın bütçesine dolayısıyla kasabanın
geleceğine oluyor.
Hangi işe elinizi attıysanız çarşafa dolandınız. Kentpark,
bomboş pazaryerindeki akan uzay çatılar, üç yılda teslim edilemeyen iki katlı
kantin inşaatı, bomboş duran trilyonluk özel lokantanız, taşerona tirlyonların
kaptırıldığı LFYA projesi, söküp söküp taktırdığınız taşlarınızla kasabaya
yeterince zarar verdiniz.
Bir durun Allah aşkına, soluklanın, hizmet yoksulluğumuzun
üzerine inşaa ettiğiniz tuhaf projelerinizin bu kasabanın canına ot tıkadığını
bir görün.
Size artık kızamıyoruz da. Biz sizi anladık ama ne olur siz
de kendinizi anlayın.
Olmuyor işte, bu kadar ekmekten bu kadar köfte
çıkıyor. Kısa yorganla görülen hayallerden bu kadar oluyor.
Beceremiyorsunuz!
Siz akıllı belediye oyunlarına, vay canına dedirtme
egzersizlerine, bütün kızlar toplandık toplandık toplandık şarkılarına,
konserlerinize, fena halde eğitim çalışmalarınıza devam edin. Kendi aranızda top
çevirin, zamana oynayın. Elinizi bütçeden çekin.
Yaptığı işte kapı boyunu bile hesaplayamayan bir yönetim
zihniyetinden büyük projeler çıkmaz. Zorlamayın.
Çok istiyorsanız büyük projelerinizin maketlerini yapın.
Onları seyredip zamana oynayın.
Ne olur, bu kasabayı bir gıdım seviyorsanız, kasabanın
geleceğine dokunmayın. Klimalarınızı 26 dereceye ayarlayın, etrafınızdakilere
çay söyleyin, lak laka devam edin. Merak etmeyin kasaba ölmez ( siz bile bunu
beceremediyseniz korkmanın alemi yok) yaşar.
Size son bir kıyak yapayım;
“O fore kazıklı binaların bir kısmında plates kursu açın, bir
kısmında patatesten kumpir yapıp halka satın. Gömdüğünüz parayı 50 yılda geri
alırız!
Ama, aman diyeyim, yanlışta ısrar edip, araba
esnafını da pazarcılar gibi, küçük esnaf gibi, balıkçılar gibi perişan
etmeyin!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder