BU VEFASIZLIK KARŞISINDA TARİH KİMİ NASIL YAZACAKTIR?
Değerli Lüleburgazlı hemşerilerim,kıymetli okurlarım gördüğüm lüzum üzerine ve ettiğim bir yemin uğrunda aylardan beri uzak kaldığım Lüleburgaz’ın en eski Basın temsilcisi Hürfikir’de, baba dostu merhum sahibi ve kurucusu Allah rahmet etsin merhum Mahir Altan ağabeyimizle ta Lise yıllarından beri değişik zamanlarda ve değişik vesilelerle olan yazı yazma hukumuza dayanarak ,ve de sadece adı üstünde Hür Fikirlere karşı kucak açtığından şimdiye kadar değişik konularda yüzlerce yazılar yazdım.İçlerinde çok takdir edilen olduğu kadar çokta beğenilmeyenlerin olduğunu biliyorum oysa herkesin bildiği gibi tüm amacım doğduğum değil doyduğum ve yaşadığım bu şehre olan vefa borcumu ödemek ve İlçemizin adını her alanda Bayrak yapmak ve toplumsal haklarımızı savunmak için çaba göstermekteyim.Bugünde oğlu Murat Mahir Altan yönetiminde yazılar yazdığım Hürfikir ayni çizgisinde devam etmektedir.
Son zamanlarda Lüleburgaz adına yaşanan bir sıkıntıyı bir kez daha ortaya koymak adına akşam gece yarısına kadar bu yazıyı yazıp yazmama hususunda çok düşündüm.Aslında bu konuda aylardan beri değişik zamanlarda yazdım da ne oldu ne değişti diye düşündüm durdum.Sonra Lise’den Resim-iş hocamız Allah uzun ömür versin kendisini sayıp sevdiğim M.Sami Arı öğretmenimin “Taşra Basını” başlıklı yazısından esinlenip bu yazımı yazmak zorunda kaldım.M.Sami Arı hocamız tıpkı benim gibi rahmetli ağabeyi Kırklareli İlinin 1960 İhtilali sonrasında kurulan Cumhuriyet Senatosunun ilk üyelerinden Senatör M.Naci Arı’nın kurucusu ve yazarı olduğu 50. yıllarda Lüleburgaz’ın yerel Basınında iz bırakan “LÜLEBURGAZ POSTASI” isimli gazetede başladığı yazılarına uzun yıllardan beri değişik isimlerde ki Ulusal Basında Cumhuriyet,Milliyet,Günaydın,vs gazetelerde devam etmiş ve halende seksenli yaşına rağmen Görünüm ve Kent isimli gazetelerde devam etmektedir.Kendisini yürekten kutlarken yazmış olduğu tüm yazılarında çok değerli fikirlerinden yararlanmamıza karşılık nedense aramızda bazı karşıt siyasi görüşlerimizden dolayı olsa gerek yazı yazma hususunda hiç destek görmemişimdir.Hatta kaderin garip tecellisi olarak eğitim tarihinde Yunanistan “Batı-Trakya Gümülcine Celal Bayar Türk Lisesinde” halef selef öğretmen olarak görev yapmış olmamıza karşın kendisi bunu belki hatırlamaz bile.Oysa Ondan sonra resmi görevle gittiğim Gümülcine’de toprağı bol olsun Yunanlı Müdür Pencidis bana hep Sami Ağa ne yapıyor selam söyle derdi ama hocamız o yıllarda Almanya’da Eğitim Ataşe yardımcısı görevli olduğundan bir türlü iletemediğim selamları şimdi iletiyorum.Dolaysıyla Hocamız M.Sami Arı’nın “Taşra Basını” yazısında yazdığı gibi “Hayatını taşra Basını içinde yaşamış biri olarak bu gazeteleri çıkaranların ne gibi sıkıntılar çektiklerini çok iyi bildiğimi sanıyorum:bu yüzden hiçbir maddi karşılık beklemeden Lüleburgaz Basınından bana gelen taleplere severek katkıda bulunmayı görev saymışımdır.”diyor.
Bunları neden yazdım şunun için Hocamız kentimizin sembolü olan Lüleburgazspor’un resmen kurulduğu yıllarda yani 1967 senesinde Lüleburgaz Lisesinde öğretmenlik yaparken ayni zamanda Cumhuriyet gazetesinin de yerel muhabirliğini yapıyordu.Hatta Lüleburgazspor’un nasıl kurulduğunun ve ne gibi zorluklarla karşılaştığının canlı tanıklarındandır aslında kendisinden beklediğimiz bunları anılarında dile getirmesidir.İşte o günlerden sonra aradan geçen 40 küsur yıldan beri LÜLEBURGAZ adına Türk spor tarihinde iz bırakan bir takım olan LÜLEBURGAZSPOR’a karşı son yıllarda yapılan bunca vefasızlık haksızlık karşısında dayanamayıp bir kez daha yazmak ve Lüleburgazlıları takımlarına sahip çıkmağa davet etmek istediğimden tekrar huzurunuzdayım.Aslında sevgili öğrencim Murat Toprakkıran’a da teşekkür borçluyum aylardan beri neden yazmadığımı söyledi durdu.Ben ona ve sevgili Öğretmenim için kaleme aldığım bu yazımda özetle şunu demek istiyorum,İlçemizin adını Dünya ve Ülke çapında yıllardan beri duyuran ve bugüne kadar tıpkı sahamızda milyonluk şehirlerin temsilcisi olan takımları yenme başarısı gösteren ve bizleri Türkiye 3 Lig’te kim ne derse desin Sezarın hakkını Sezara verme misali halen Klübün Başkanlığını YILLARDAN BERİ FEDAKARLIKLA yürüten Siyami Aslan ve Yönetim Kurulunu kutlayarak herkesi Lüleburgazspor’a sahip çıkmaya davet ediyorum.Liglerde mevcut pek çok takıma yerel yönetimlerden maddi ve manevi destekler varken bunun en son örneğini de “Çerkezköy Belediyespor” yaparken bizim Soyadı Kültür olan şehrimizin Belediye Başkanı olan zatın Lüleburgazspor’a karşı yıllardan beri sürdürdüğü anlamsız tavır ve kösteklerden sonra hala nasıl bu şehirde seçilerek Başkanlık yaptığına şaşırarak bari Liglerde mevcut Belediye takımlarından örnek almasını dileyerek sözümüzü anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az misali şu sözlerle bitirelim.
“BAZI TAKIMLAR TARİH YAZAR BAZI TAKIMLARIDA TARİH YAZACAKTIR.AMA SİZLERİ KİM YAZACAKTIR!!!”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder